9470,18%1,09
34,56% 0,25
36,03% -0,55
2994,82% 1,12
5006,23% 1,01
Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastanesi ABD. Psikiyatri Bölümü tarafından tasarlanan ve yürütülen “Geriye Yönelik (Retrospektif) Zamanlamanın Dinamikleri” başlıklı araştırmanın sonuçları yayınlandı. En d
Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastanesi ABD. Psikiyatri Bölümü tarafından tasarlanan ve yürütülen “Geriye Yönelik (Retrospektif) Zamanlamanın Dinamikleri” başlıklı araştırmanın sonuçları yayınlandı. En doğru tahminler ise 15 dakikalık uzunluktaki olayları kestirmekte elde edildi.
24 bin 500 katılımcıyla gerçekleşen geriye yönelik zamanlama performansının (5-90 dakika) zaman dilimi aralığında araştırıldığı ankette katılımcılardan, kendi hızlarına göre dolduracakları bir dizi anketi doldurmalarının ne kadar sürdüğüne karar vermeleri istendi. Katılımcılar, sırasıyla 15 dakikadan daha kısa ve daha uzun süreleri olduğundan, anket sürelerinin tahmini zamanını daha fazla ve az olarak tahmin ettiler. Bunun yanı sıra 15 dakikalık uzunluktaki olayları kestirmekte en doğru tahminler elde edildi.
Aralarında Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar ve Doç. Dr. Hüseyin Ünübol’un olduğu araştırmacılar, zaman dilimleri değiştikçe süre tahminlerindeki özneler arasındaki değişkenlik, zamanın bir fonksiyonu olarak katlanarak azaldı ve 30 dakika sonra alt bulgusuzluğuna (asimptot) ulaştı.
Psychonomic Bulletin & Review de yayınlanan araştırmada son olarak, katılımcıların önemli bir kısmı, süre tahminlerini 5 dakikanın katlarına yuvarlayarak tam sayı önyargısı gösterdi.
Geriye yönelik (Retrospektif) zamanlamanın dinamikleri araştırmasının kapsamı
Çoğu aralık zamanlama araştırmasında birden fazla deneme üzerinden test edilirken katılımcılardan zamana dikkat etmeleri açıkça istendi ve ileriye yönelik (prospektif) zamanlama tahminlerine odaklanmaları talep edildi.
Araştırmayı özetleyen Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastanesi ABD. Psikiyatristi ve Rektör Danışmanı Prof. Dr. Gökben Hızlısayar;
“Aralık zamanlaması konusundaki mevcut anlayışımız öncelikle ileriye yönelik zamanlamaya dayanmaktadır. Bununla birlikte, gerçek hayattaki zamansal yargıların çoğu, olayların sürelerinin tahmin edilmesi gerekeceği şekilde önceden bilinmeden yapılır (diğer bir deyişle, geriye yönelik zamanlama). Mevcut çalışmada, sonuçlarımız, geriye yönelik zamansal yargılardaki sistematik önyargılar için kanıt sağlamaktadır ve geriye yönelik zamanlamadaki değişkenliğin daha kısa süreler için nispeten daha yüksek olduğunu göstermektedir.
(Örneğin,