Tarih: 15.05.2025 10:14

Yeşil Dönüşüm Yeni Bir Dönemin Kapısını Aralıyor

Facebook Twitter Linked-in

Rusya ile Ukrayna arasında 2022’de patlak veren savaş, sadece siyasi dengeleri değil, küresel enerji piyasalarını da köklü bir şekilde etkiledi. Petrol ve doğalgaz fiyatları, arz-talep dengesizlikleri, yaptırımlar ve siyasi belirsizlikler nedeniyle hala dalgalanma yaşıyor. Avrupa başta olmak üzere birçok ülke, fosil yakıtlara olan bağımlılığını azaltmak ve enerji arz güvenliğini sağlamak amacıyla “yeşil dönüşüm” adını verdiği yeni bir enerji stratejisine yönelmiş durumda.

Fiyatlardaki belirsizlik, özellikle gelişmekte olan ülkeleri ekonomik anlamda zorlarken, Avrupa Birliği ülkeleri yenilenebilir enerjiye rekor düzeyde yatırımlar yapıyor. Güneş, rüzgar, hidroelektrik ve biyokütle gibi alternatif enerji kaynakları, sadece çevresel sürdürülebilirliği değil, aynı zamanda enerji bağımsızlığını da beraberinde getirme potansiyeli taşıyor.

Türkiye de bu dönüşüm sürecinde aktif rol alıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2035 hedefleri doğrultusunda, yenilenebilir kaynaklardan elde edilen enerjinin toplam üretimdeki payının %65’e çıkarılması planlanıyor. Güneş enerjisi santralleri, rüzgar türbinleri ve jeotermal yatırımları ülke genelinde hız kazanmış durumda.

Öte yandan bu geçişin bir maliyeti de var. İlk etapta yatırımlar yüksek maliyetli görünse de, uzun vadede fosil yakıt ithalatını azaltarak ekonomik fayda sağlayacağı öngörülüyor. Ayrıca, iklim kriziyle mücadelede de yeşil enerji sistemleri hayati rol oynuyor.

Tüm bu gelişmeler, enerji politikalarının yalnızca ekonomik değil aynı zamanda ekolojik ve stratejik boyutlara taşındığını gösteriyor. Dünya, bir yandan mevcut enerji krizine çözüm bulmaya çalışırken diğer yandan daha temiz, daha sürdürülebilir bir gelecek için kararlılıkla adım atıyor.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —