Son dönemdeki hızlı yükselişin ardından kuvvetli değer kazanımlarının getirdiği kar realizasyonları, siyasi taraftaki hareketlilik ve Fed’in sıkı para politikası vurgusunu koruması Borsa İstanbul’da geride bıraktığımız haftada volatilitenin yüksek seyretmesine ve cuma günkü güçlü performansa rağmen haftanın yüzde 3 kayıpla tamamlanmasına neden oldu. Kritik teknik seviyelerin altını test etmiş olsa da endekste cuma günü yakalanan momentum kayıpları telafi etme eğiliminin yeni haftada devam edebileceğine işaret ediyor. Bu noktada ABD aralık ayı istihdam rakamlarında piyasaların istihdamdaki artışı göz ardı ederek saatlik kazançlardaki artışın hız kesmesine odaklanmasının yurt içi piyasalara da pozitif yansıdığını görüyoruz.
ISM hizmet endeksindeki sert geri çekilme ve yüzde 5 artması beklenen ancak yüzde 4,6 artan saatlik kazançların ortaya koyduğu tablo uzun süreli faiz artırımlarına ihtiyaç duyulmayacağını ve yılın son çeyreğinde faiz indiriminin bile gündeme alınabileceğine yönelik beklentilerin güç kazanmasını sağladı. Fakat bu beklenti Fed’in verdiği mesajlara tamamen zıt bir beklenti. Dolayısıyla piyasaların istihdam rakamlarını doğru yorumlayıp yorumlamadığı konusunda Fed’den gelecek mesajları yakından takip edeceğiz. Bu noktada Fed Başkanı Powell yarın Riksbank’ın (İsveç Merkez Bankası) düzenleyeceği sempozyumdaki bir konuşma yapacak. Tam tersi bir senaryo da geçerli olmakla birlikte Powell’ın vereceği en ufak bir güvercin mesajın risk iştahının katlanarak güç kazanmasını sağlayabileceğini düşünüyoruz.
Makroekonomik veri tarafında da yeni haftanın odak noktasında bir kez daha ABD olacak. Geride bıraktığımız haftada Fed tutanaklarının sıkı para politikasının devam edeceğine yönelik sinyaller vermesine ek olarak istihdam artışı (ADP özel sektör istihdamı, işsizlik maaşı başvuruları ve tarım dışı istihdam) genel hatlarıyla kuvvetli bir tablo ortaya koymuştu. Enflasyon ve istihdam göstergeleri Fed’in para politikasını belirleyen ana unsurlar olduğu için bu hafta açıklanacak olan ABD TÜFE rakamını makroekonomik tarafta haftanın en önemli konu başlığı olarak görüyoruz. Bu noktada mevcut piyasa beklentisi yıllık bazda yüzde 7,1 seviyesinde bulunan enflasyonun Perşembe günü açıklanacak rakamla birlikte yüzde 6,5 seviyesine gerileyeceği yönünde.
TL: Son dönemde küçük çaplı da olsa yukarı yönlü bir eğilim sergilemeye başlayan USD/TL kuru 18,70 civarında başladığı haftada 18,80’in üzerini test etti. ABD istihdam rakamlarının ardından artan küresel risk iştahı ise haftalık kapanışın 18,72’ye yakın bir noktada yapılmasını sağladı. Ancak kazanımların kalıcı olamadığını görüyoruz. Öte yandan geçen hafta açıklanan verilerle Aralık ayında enflasyon belirgin şekilde yön değiştirerek yaklaşık 20 puanlık düşüş göstermiş olsa da bunun baz etkisinden kaynaklanmış olması nedeniyle enflasyondaki görünümün - geri çekilme devam edecek olsa bile - TL’ye destek vermekte yetersiz olduğunu söyleyebiliriz. Yeni haftaya başlarken yurt içi gelişmelerden ziyade küresel risk iştahının kurun yönünde belirleyici olmasını bekliyoruz. Ancak TL lehine kuvvetli bir trend oluşma potansiyelinin düşük olduğunu söyleyebiliriz.
Borsa İstanbul: Geride bıraktığımız haftada sert satış baskınına maruz kalarak önemli destek noktalarının altını test etse de kayıplarını hızlı bir şekilde azaltan BIST-100 endeksi ABD istihdam rakamları sonrasında daha da güç kazanarak haftanın son işlem gününü yüzde 4,4 kazanımla noktaladı. Geçen hafta gelen satışların önemli bir kısmının 5000 puan desteğinin üzerinde karşılanması ve cuma günü yapılan güçlü pozitif kapanış yeni hafta için iyimser bir zemin yaratıyor. Teknik açıdan baktığımızda 5260 seviyesinin aşılmış olmasını pozitif bulmakla birlikte daha kuvvetli bir tablo oluşması için 5380 ve sonrasında 5500 puan seviyesinin üzerinde kapanışlar yapılması gerektiğini düşünüyoruz.
BIST-30 EN YAKIN VADELİ VİOP KONTRATI
Günü 6003.5 puanda kapatan BIST-30 kontratlarında 5962, 5914, 5872 ve 5824 destek olarak izlenebilir. 6046, 6094, 6136 ve 6184 ise direnç noktalarını oluşturuyor.
Kaynak: ÜNLÜ&Co
Hibya Haber Ajansı