2025 yılına girerken Türkiye’de dijital platformlara yönelik getirilen yeni düzenlemeler, internet kullanıcılarının günlük alışkanlıklarını doğrudan etkileyen bir dönüm noktası oldu. Sosyal medyadan video akış hizmetlerine, anlık mesajlaşma uygulamalarından çevrimiçi oyunlara kadar birçok dijital alan bu yasal çerçevenin kapsamına alındı.
BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) ve Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi'nin öncülüğünde hazırlanan bu yeni yasa paketi, kullanıcı verilerinin Türkiye’de saklanmasını, yabancı platformların temsilci atamasını ve belirli içeriklerin kaldırılmasını şart koşuyor. Ancak en çarpıcı yönü şu: internetin sınırları, dijital duvarlarla daha görünür hale geliyor.
Yeni düzenlemelere göre, 1 milyondan fazla aktif kullanıcıya sahip her platform, Türkiye’de yasal bir temsilci bulundurmak zorunda. Bu temsilciler sadece formalite değil; doğrudan içerik kaldırma talepleri, kullanıcı verilerine erişim ve hatta reklam politikaları gibi konularda Türk makamlarıyla bire bir muhatap oluyor.
Ayrıca, kullanıcı verilerinin Türkiye sınırları içerisinde saklanması zorunlu hale getirildi. Bu da şu anlama geliyor: kullandığınız mesajlaşma uygulaması, verilerinizi yurtdışındaki sunucular yerine Türkiye’de tutmak zorunda.
Dahası var. Anonim hesaplar üzerinde yeni kimlik doğrulama yöntemleri getirilirken, “doğrulanmamış” kullanıcıların erişebileceği içerikler kısıtlanıyor. Bir nevi, dijital kimliğiniz gerçek hayattaki kimliğinizle paralel hale getirilmeye çalışılıyor.
Burada önemli bir ayrıntı: platformların ceza alması durumunda, kullanıcılar da dolaylı yoldan etkilenebilir. Örneğin bir platformun Türkiye’deki faaliyetleri durdurulursa, o hizmete erişim teknik olarak imkânsız hale gelebilir.
Destekleyenlere göre bu adımlar, çocukları zararlı içeriklerden korumak, dezenformasyonla mücadele etmek ve milli güvenliği sağlamak için gerekli. Ancak eleştirenler, bu düzenlemelerin ifade özgürlüğünü kısıtladığını, kullanıcıların anonimliğini ortadan kaldırdığını ve interneti daha merkezi bir yapıya ittiğini savunuyor.
Dijital haklar alanında faaliyet gösteren STK’lara göre, Türkiye’de 2024 yılında sansür nedeniyle erişime kapatılan internet sitesi sayısı 800 bini geçti. Bu sayı, bir önceki yılın %22 üzerinde.
Gizliliğinizi ve anonimliğinizi korumak için VPN'leri, özellikle Mac için VPN'leri kullanabilirsiniz. Güvenli Mac VPN öncelikle gizlilik ve anonimlik için olsa da, veri korumasının yanı sıra bölgesel kısıtlamalar da VPN kullanmak için iyi bir nedendir. VeePN gibi bazı sağlayıcılar, çoğu dijital platformdaki bölgesel kısıtlamaları aşabilir ve ayrıca kimlik avı, DDoS saldırıları, veri ele geçirme, çerez sahteciliği vb.'ne karşı koruma sağlayabilir.
Birçok kullanıcı için en can alıcı konu: dijital gizlilik. Yeni düzenlemeler kapsamında platformlardan kullanıcı verilerine daha hızlı erişim talep edilebilecek. Bu durum, özellikle muhalif görüş bildiren hesaplar için risk oluşturabilir.
Veri analitiği firmalarının verilerine göre, Türkiye’de bir kullanıcının dijital ayak izi yaklaşık 6 GB’tır. Bu; konum geçmişleri, arama geçmişleri, mesaj içerikleri, reklam etkileşimleri ve daha fazlasını kapsar.
Kullanıcılar artık şu soruyu daha sık soruyor: “Verilerim nerede? Kim görüyor? Ne yapıyor?”
Yasa koyuculara göre amaç net: dijital alanı daha güvenli hale getirmek. Ancak kullanıcılar için bu yeni düzende güvenli kalabilmek için bazı taktikler önem kazanıyor.