9636,98%0,91
34,60% 0,18
36,32% 0,88
2970,95% -1,13
4949,23% -1,64
Ekim ayında konut satışları yıllık %25,3 düşüşle 102 bin 660 adet oldu ve düşüşünü dördüncü aya taşıdı.
Ekim ayında konut satışları yıllık %25,3 düşüşle 102 bin 660 adet oldu ve düşüşünü dördüncü aya taşıdı. Ekim 2022'de 13.268'e gerileyen ipotek satışları, Ekim 2021'deki 28.049 adede göre %52,7 azaldı. Bunun en önemli sebepleri konut kredisine erişim zorluğu, fiyatların çok yüksek olması ve konut kredili satışların konut içindeki payının yüksek olmasıdır. İpotekli satışların toplam satışlar içindeki payı %12,9'dur.
İlk satışlar, eylül ayındaki %13,1'lik düşüşe kıyasla yıllık %22 düşüşle 32.692 adede geriledi. İlk satışlardaki düşüşün derinleşmesinde yeni yapılan konut sayısındaki düşüşün etkili olduğunu görüyoruz. İkinci el satışları, eylül ayındaki %18.79'luk düşüşe kıyasla yıllık %26.73 düştü.
Yabancı uyruklular ekimde bir önceki yıla göre %8,8 düşüşle 5.377 ev satın aldı. Rus vatandaşları 2.023 konut satın alırken, bunu İran ve Irak vatandaşları izledi. Ekim ayında yabancıya yapılan konut satışlarının toplam konut satışları içindeki payı %5,2 oldu. Bu oran iki yıl önce sadece %2,5 civarındaydı. Buradaki etki, Ukrayna ve Rus vatandaşlarının Türkiye'de gayrimenkul satın alma konusundaki ilgisinden kaynaklanmaktadır.
Birinci El Ev Satışları (y/y değişikliği) Kaynak: TÜİK, Tera Yatırım
Ekim ayında satışların nicel olarak düşmesi beklenen bir durumdu. Ocak-Ekim konut satışları ise yıllık %6,7 artışla 1,16 milyon adede yükseldi. Yıl geneline baktığımızda 2021 Ocak - Ekim ayına göre ciddi bir düşüş olmadığını gözlemliyoruz. Bunda ana etken önceki aylarda yükselen enflasyon ve değer kaybeden TL’nin konut yatırım talebini canlı tutması, ama son aylarda ise çok yüksek fiyatlar ve finansmana erişim zorluklarının konut erişimine talebi zorlaştırmasıdır. Konut kredisi faiz oranlarında ise TCMB verilerine göre güncel ağırlıklı ortalama %21,56 seviyesinde. Yaz ayları, sene başı ve geçen yılın bu zamanlarındaki faiz oranlarının %17-18’lerde olmasından dolayı bir finansal koşul sıkılaşması göze çarpmakta ve bu yerel konut talebini aşağı yönlü olarak etkilemektedir.
Sonuç olarak; değer kaybeden TL ile beraber sürekli yükselen bir enflasyon var ve buna karşı da artan bir gayrimenkul yatırımı talebi vardı. Ancak son aylarda makroekonomik dengesizliklerden kaynaklı aşırı yüksek fiyatlar ve yüksek seyreden faiz oranları konuta erişimi zorlaştırmaktadır ve talep son aylarda yabancı tarafından yönlendirilmektedir. Konut piyasası açısından da bu nedenle yavaşlama beklentisi söz konusu olabilir.
Kaynak: Tera Yatırım-Enver Erkan
Hibya Haber Ajansı