9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01
KPMG’nin küresel teknoloji liderlerinin dijital dönüşümde kaydettikleri ilerlemeyi paylaştığı araştırmasına göre dijital teknolojilerin benimsenmesini zorlaştıran bir numaralı sorun yetenek açığı olarak görülürken çoğu işletmen
Günümüzde zorlu koşullar altında faaliyet gösteren şirketler artan maliyetler, ekonomik belirsizlikler, jeopolitik çalkantılar ve küresel yetenek kriziyle boğuşurken bir yandan da müşteri sadakatini güçlendirerek ve yenilikçi ürün ve hizmetler geliştirerek pazar paylarını korumak zorundalar. Bu hedeflere ulaşmak için yeni ve gelişmekte olan teknolojilerin etkin bir şekilde kullanılması şirketler için hayati önem taşıyor.
KPMG’nin 2022 yılı “Küresel Teknoloji Raporu” şirketlerin çığır açıcı yeni teknolojik araçlar konusunda hevesli ve müşteri deneyimini geliştirmek için dijital dönüşümü daha fazla benimsemeye kararlı olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmaya göre dijital teknolojilerin benimsenmesini zorlaştıran bir numaralı sorun yetenek açığı olarak görülürken çoğu işletmenin 2 yıl içerisinde Web3, metaverse ve kuantum bilişim gibi ortaya yeni çıkan önemli teknoloji platformlarını benimsemesi bekleniyor. Yöneticilerin yüzde 99'u dijital yatırımlardan geri dönüş elde ettiklerini belirtirken her 10 işletmeden 9'u bulut sistemlerini kullanma konusunda ileri düzeyde olduklarını ifade ediyor. Buna karşın siber güvenlik ekiplerinin yüzde 58'i programlarının gerisinde kaldıklarını kabul ediyor.
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan KPMG Türkiye Teknoloji Sektör Lideri ve Şirket Ortağı Gökhan Mataracı; “Pandemi sırasında teknoloji yatırımlarında ve inovasyonda görülen artış, şirketlere teknolojinin işlerini yeniden canlandırabileceğine dair güven verdi. Geçen yıl gerçekleştirdiğimiz Küresel CIO Araştırmasında, katılımcıların yüzde 61'i krizin işletmelerdeki teknoloji liderlerinin etkisini artırdığını, her 10 katılımcıdan 7’si ise krizin teknoloji ekibi ve daha geniş anlamda işletme arasındaki iş birliğini güçlendirdiğini söyledi. Bu yılki raporumuzda da görüldüğü gibi pandeminin hızlandırdığı dijital evrime, dijital dönüşüm ekseninde, rekor düzeyde yüksek güven duyuluyor. Bununla birlikte Türkiye bulut dönüşümde maalesef geride kalıyor. Teknoloji gücünü hızlandıran ve dijitalleşmeye yeni perspektifler katan bulut yaklaşımlarını bir an önce iş dünyasının kullanımına açmalıyız. Gelecek 5 yılın teknolojilerini tüm dünya ile aynı zamanda kullanmak istiyorsak bu dönüşüm zorunluluk arz ediyor.” dedi.
KPMG’nin küresel çapta 2 bin 200 yöneticinin katılımı ile gerçekleştirdiği araştırmanın öne çıkan sonuçları ise şu şekilde:
Müşteri katılımını artıracak teknolojilere ilgili büyüyor: Araştırma jeopolitik gerilimlere rağmen, işletmelerin yeni teknolojileri benimsediğini ve yeni araçlara yatırım yapmaya hazır olduğunu gösteriyor. Ankete katılanların neredeyse tamamı, kuruluşlarının dijital dönüşümlerinin son 2 yılda karlılığı ve/veya performansı artırdığını söylüyor. Anket ayrıca, denenmemiş ve potansiyel olarak yıkıcı olsa bile yeni teknolojilere yönelik yaygın bir iştah olduğunu da ortaya koyuyor. Katılımcıların ortalama yüzde 67'si 2 yıl içinde metaverse, NFT ve Web3 gibi yeni platformları benimsemeyi düşünüyor. Yüzde 72’si ise aynı zamanda kuantum bilişime yatırım yapmayı da değerlendiriyor.
Dijitalleşme hızlanıyor, ancak tehditler devam ediyor: Teknoloji liderlerinin çoğu, dijital dönüşüm yoluyla elde edebileceklerinden iyimser. Örneğin, teknolojilere güven söz konusu olduğunda, katılımcıların yüzde 66'sı kuruluşlarının iş stratejilerini ilerletmek için teknolojiyi kullanmada son derece ya da çok etkili olduğuna inanıyor. Katılımcıların güveni, yüksek yatırım getirisi (ROI) ile destekleniyor. Çoğu şirket yalnızca yüzde 1 ila 5 arasında büyüme sergilese de neredeyse tümü son 2 yılda karlılıklarını veya performanslarını artırmak için dijital dönüşümü başarılı bir şekilde kullandı. Araştırmaya katılan 150'den fazla kuruluş (tüm katılımcıların yüzde 7'si), kar veya şirket performansında en az yüzde 11'lik bir artış sağlayan son derece etkili dönüşüm programlarına sahip.
Siber güvenlik ekipleri hıza yetişmekte zorlanıyor: Siber güvenlik ekipleri bir yandan gelişen tehditlere ayak uydurma baskısı altında kalırken diğer yandan yetenek açığıyla da başa çıkmaya çalışıyor. Bu durum ekiplerin siber güvenlik çalışmalarını da sekteye uğratabiliyor. Şirketler, siber güvenlik hedeflerine ulaşmalarını engelleyen en önemli sorunun kilit becerilerin eksikliği olduğunu söylüyor. Şirketlerin yarısından fazlası (yüzde 58) siber güvenlik konusunda planlananın gerisinde olduklarını kabul ediyor; bu da muhtemelen ekiplerin şirket genelinde artan sorumluluklarını yansıtıyor. Teknolojiler geliştikçe, CISO'lar kendilerini her biri dikkat gerektiren ek sistemler ve özelliklerle çevrelenmiş buluyor.
Dijital olarak olgunlaşmış şirketlerin yedi özelliği: Araştırmaya göre neredeyse tüm işletmeler son 2 yılda dijital dönüşüm yoluyla karlılıklarını veya diğer performans ölçütlerini artırdı. Dijital etkinlik konusundaki güven düzeyinin rekor seviyede olmasıyla birlikte, dijital dönüşüm başarısı da işletmeler için hızla temel bir gereklilik haline geliyor. Araştırmada günümüzde dijital olarak olgunlaşmış şirketlerin belirleyici yedi özelliği ise şu şekilde sıralanıyor:
-Bariyerleri yıkıyorlar, böylece çalışanların sesi departmanlar arasında duyulabiliyor.
-Yetenek krizine yönelik çözümün bir parçası oluyor.
-Bulut paydaşları arasında sıkı bir uyum sağlıyor.
-Siber uzmanların teknoloji seçimine ve personel eğitimine erkenden dahil olmasını sağlıyor.
-Müşterilerin yeni teknoloji stratejilerine rehberlik etmesine izin veriyor.
-Müşteri deneyimini geliştirmek için platform sağlayıcılarını değiştirmeye hazırlar.
-Akıllıca deneyimler sunmaktan korkmuyor.
Hibya Haber Ajansı