Bakımın önemini vurgulamak ve mesleki anlamda gelişmeyi sağlamak amacıyla gelenekselleşen Bakım Konferansı, İstanbul’da gerçekleşti.
13 sektör profesyonelinin konuşmacı olarak yer aldığı etkinlikte, dönemin en büyük sorunlarından enerjinin iklim ve sektör özelinde etkileri masaya yatırıldı. Konferansın altın sponsoru Nurol Solar olurken, gümüş sponsorluk Festo tarafından üstlenildi.
“Otomotiv ve enerji iç içe geçmiş sektörlerdir”
Konferansın açılışında konuşan TAYSAD Başkan Yardımcısı Berke Ercan, pek çok sektör gibi otomotiv sektörünün de pandemide büyük sorunlar yaşadığını söyledi.
Ercan, pandemiyle insanların hayatı ve yaşam tarzının değiştiğini belirterek, “Pandemiyi tam aşacağız ve tekrar normal düzenimize döneceğiz diye ümit ederken, Rusya-Ukrayna kriziyle karşı karşıya kaldık. Enerji maliyetleri hem Avrupa’da hem Türkiye’de ciddi oranda arttı. Bu da bizi çok etkiledi çünkü bazı üyelerimizin üretim ve prosesleri gereği yüksek enerji tüketimleri var ve bu da maliyetlerimiz üzerinde ciddi oranlara varabiliyor” dedi.
Bu sebeple bu konferansın konusunun enerji olmasına karar verdiklerini ifade eden TAYSAD Başkan Yardımcısı Berke Ercan, enerjinin çok önemli bir konu olduğunu, otomotivle enerjinin kol kola ilerleyen, iç içe geçmiş sektörler olduğunu kaydetti.
“Herkes yaydığı sera gazını kontrol edecek”
Ercan, iklim değişikliğine de dikkat çekerek, “Kyoto Protokolü’nde 1971-72 yılında ortaya çıkan bir süreç var. Dünyanın iklimi değişiyor. 1,5 derecenin altında tutulmaya çalışılıyor çok uzun zamandır sera gazı emisyonları sebebiyle oluşan atmosfer ve yüzey sıcaklığı arasındaki artış. Türkiye’nin de altına imza koyduğu bazı anlaşma ve sözleşmeler var. Herkes yaydığı sera gazını kontrol etmek ve azaltmak zorunda. Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın ilk adımı Fit For 55 ile emisyon seviyelerinin yüzde 55 düşürülmesi hedefleniyor.” dedi.
Bu değişimde en büyük hamlenin içten yanmalı motorların terk edilmesi ve elektrikli araçların hayatımıza girmesi olduğunu belirten Ercan, şunları söyledi:
“Son yıllarda bu durum ne kadar dikkatinizi çekiyor düşünün. Fabrikaların hepsi elektrikli araç üretmeye geçiyorlar, hatta bazı ülkeler içten yanmalı motor, benzinli ya da dizel, üretimini ve bu araçların satışını 2030 yılından itibaren yasakladılar. Biz bu içten yanmalı motorlara ürünler üretiyoruz. Artık egzoz olmayacak çünkü elektrik motoru var. Motor ve vites kutusu olmayacak. Bütün bu gelişmelerin ötesinde enerji bu işin göbeğinde çünkü dünyanın en fazla sera gazı emisyonu yapan sektörü, enerji sektörü.”
Ercan, GES’in amortisman süresinin 2,5-3 yıla düştüğüne değinerek, “Türkiye’de 2021 yılında yapılan enerji yatırımlarının yüzde 90’ı yenilenebilir enerji kaynakları için yapıldı. Yani konvansiyonel termik santraller, doğalgaz çevrim santralleri ya da hidroelektrik santraller değil rüzgar ve güneş enerjisi ağırlıklı yatırımlar yapıldı.” dedi.
“Otomotiv sektörü dönüşmek zorunda”
Otomotiv sektörünün de dönüşmek zorunda olduğunu ifade eden Ercan, “Dönüşeceksek de bu dönüşümün içinde sizler olacaksınız. İşletmelerimizde, fabrikalarımızda ya da bize kanuni olarak verilmiş imkanlarla başka alanlarda kurulacak fotovolkait panellerde GES yani güneş enerji santrali uygulamalarını kimler hayata geçirecek? Bakım ekipleri olarak bizler hayata geçireceğiz. İşte o yüzden bugünkü konferansımızın gündeminde, aynı zamanda sadece otomotiv sektörü değil bizimle beraber bu konuda iç içe çalışacak olan enerji sektörünün de çok değerli temsilcileri var.” diye konuştu.
“Bakım rekabetçiliğimizin vazgeçilmezi”
TAYSAD Başkanı Albert Saydam ise göreve geldiği 2021’de üç önemli hedef belirlediğini dile getirerek, “Akıllı, çevreci ve sürdürülebilir çözümler sunmaya odaklanıyoruz. Mesela sürekliliğin ve sürdürülebilirliğin karıştırılmasına çok dikkat etmişimdir. Sürdürülebilirliği gündemimize koymak ve altını enerji verimliliği veya kaynakların doğru kullanımı ile doldurmak istiyorsak, bunu şirket sahipleri, şirket yöneticileri ve bireyler olarak hepimiz temin etmeliyiz. Bugünü ve yarını önceliklendiremeyen kişiler, bir sene, on sene, beş sene sonrasını önceliklendiremez.” ifadelerini kullandı.
TAYSAD’ın faaliyetlerini mümkün olduğunca bu tarafa yönlendirmeye devam edeceklerini vurgulayan Saydam, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Kalıcı olmak önemlidir. Mesela bu yıl sekizincisini düzenlediğimiz bakım konferansı bir başarıdır. TAYSAD neden bakım konferansı yapıyor? Bunu esasında geniş bir bakış açısıyla düşünmek lazım. Çünkü bakım bizim rekabetçiliğimizin vazgeçilmez bir unsurudur. Avrupa’nın en büyük korkulu rüyası, duruşlar. Çünkü duruşun en büyük sorunu, yeniden imalata başlamak ve o duruştan sonra eski performansı yakalamaktır. Biz Türkiye olarak bu konuda Avrupa’dan pozitif ayrışabildiysek bu, işletmelerimizdeki bakım ekiplerinin başarısı sayesindedir.”
Konferansın diğer konuşmacıları; Türkiye’de Yenilenebilir Enerji Görünümü, Türkiye’de Enerji Yatırımları ve Alt Yapı Hizmetleri gibi konu başlıklarında sunumlar gerçekleştirdi. Ayrıca ana sanayiden Toyota, tedarik sanayiden ise Cevher Jant enerji alanında iyi uygulamalarını aktardı.
TAYSAD 8. Bakım Konferansı’nın konuşmacıları arasında Zorlu Enerji Ar-Ge Müdürü Ural Halaçoğlu, GÜYAD Başkanı Cem Özkök, PwC Türkiye Şirket Ortağı ve Enereji Altyapı ve Doğal Kaynaklar Sektör Lideri Murat Çolakoğlu, TEGNATIA Teknik Yöneticisi Ertunç Güven, Zena Enerji Kurucusu Yüksel Çağrı Gürses, Santral Enerji Kurucu Ortağı Murat Şentürk, Nurol Solnar Enerji Projeleri Yöneticisi Muhammed Korkmaz, Toyota Fabrika Enerji Yöneticisi Cem Arslan, Cevher Jant Yeni Teknolojiler ve Dijitalizasyon Müdürü Elvan Armakan ve TAYSAD Bakım Çalışma Grubu Lideri ve Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Demirok yer aldı.
Hibya Haber Ajansı