Haber Merkezi-Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Ekim ayı 1. Birleşim Toplantısı, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında gerçekleştirildi.
Başkan Seçer, Mersin’de Polisevini hedef alan ve bir polis memurunun şehit olmasına neden olan terör olaylarının ardından, Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne yönelen kampanyalara Meclis Toplantısı’nda yanıt verdi.
Seçer: “Toplumun geleceğini düşünürsek devlet adamı aklıyla karar veririz”
Konuşmasına, polisevine yönelik terör saldırısını kınayarak başlayan Başkan Seçer, 10 Ekim 2015’te Ankara’da yaşanan “Gar Katliamı”nda hayatını kaybedenleri andı. “Yakın geçmişimizde yaşanan bu olay dolayısıyla bir kez daha terörü ve terörden medet umanları lanetliyorum” diyen Başkan Seçer, “Ankara olayından sonra pek çok kanlı olay yaşadık. Ankara garı ve sonrasında meydana gelen olayların sorumluları ortaya çıkarılsaydı, belki de 26 Eylül’de Mersin Polisevi’ne saldırı olmayacaktı. Bu kirli oyunların artık son bulmasını ve ülkemizin bir an önce hak ettiği huzura, barışa kavuşmasını tüm kalbimle diliyorum” diye konuştu.
Mersin’deki terör saldırının ardından Mersin Büyükşehir Belediyesi ile ilgili çok önemli gelişmeler olduğuna dikkat çeken Başkan Seçer, “Belediyemizin terörle ilişkisi olduğu, belediyemizde teröristlerin çalıştığı gibi iftiralar, karalama kampanyaları yıllardır sürüyor. Israrlı biçimde bu algı operasyonları sürdürülüyor. Siyasetçi aklıyla yönetirsek, seçimi, siyasi ikbalimizi düşünürsek farklı kararlar veririz. Ama toplumun geleceğini düşünürsek, devlet adamı aklıyla karar veririz” dedi.
“Bizim belediyemizde terör ve teröristle kimse bizi yan yana getiremez”
26 Eylül’de gerçekleşen saldırının herkesin canını yaktığını vurgulayan Başkan Seçer, “Gece bir açıklama. Saat 03.00… Bütün siyasiler dizilmiş oraya. Bürokratlar… Bakan açıklama yapıyor. Bir anda her şey belli, her şey Mersin’den çıkmış. ‘Mersin’i biliyor, Mersin’den destek alıyor’ Biz Mersin’in terörle anılmasını silmek için, alnımızın damarı çatlıyor. Mersin’le ilgisi olmayan adamlar, Mersin’e bir deney operasyonu yapıyor. Buna nasıl müsaade edersiniz? Bunların birçoğu Mersin’i bilmiyor. Mersin’den aldığı oyla güç almış, ikbalini düşünüyor. Bunlar Mersin’i, Mersinliler kadar bilemez. Mersin’i Mersinliler kadar düşünemez. 28 Eylül sabahı yine bir haber; ‘Daire Başkanımız Bedrettin Gündeş ve 17 kişi gözaltına alındı’. Garip olan, bu dosyayla, yani terör saldırısıyla bir ilgisi yok. Ama ne hikmetse o geceye denk getiriliyor. Yine dronelar, sabahın 08.00’i. Kapıyı açıyor daire başkanımız. ‘Yat yere, yat yere….’ Mersin’e yakışmaz bu görüntüler. Bu olamaz. Burası şerefli bir kurum. Burası Mersin Büyükşehir Belediyesi. Herkesin belediyesi. Onun için saygınlığını korumaya çalışıyoruz. Bizim belediyemizde, terör ve teröristle kimse bizi yan yana getiremez. Biz bu konuya girersek elimde çok uzun bir liste var. Buradan isimleri tek tek sayarım. Kim nerede görev yapıyor? Belediye meclisi üyesi mi, milletvekili mi? Daha önce abisi neredeymiş, ufağı neredeymiş, büyüğü neredeymiş, hangi örgütteymiş, şu an sizde siyaset yapanlar, hangi partide siyaset yapıyormuş hepsini bilirim” ifadelerini kullandı.
“Devlet kurumu eliyle, bir başka devlet kurumunun itibarı ayaklar altına alınıyor”
Başkan Vahap Seçer, daire başkanının devlet televizyonunun kameraları önünde gözaltına alınmasına, “Devlet kurumu eliyle, bir başka devlet kurumunun itibarı ayaklar altına alınıyor. İtibar suikastı yapılıyor. Biz bu süreçte siyasi iradenin gücünü kullanarak, devlet kurumlarını kullanmak isteyenlerin ve kullandıranların dimdik karşısında dururuz. Devletin bürokratları kanunlar ve nizamlar neyi gerektiriyorsa, devlet terbiyesi neyi gerektiriyorsa o şekilde çalışmalıdır. Bu kentin hakkını, hukukunu, saygınlığını koruyacağız. Size sözümdür; 3.5 yıldır kentimin birlik, dirlik içinde yaşaması için gecemi gündüzüme katıyorsam, 1.5 yıl da böyle devam edecek. Hiçbir vatandaşımın endişesi olmasın” sözleriyle tepki gösterdi.
“Seçildikten sonra, herkesin belediye başkanı olduk”
Vatandaşların, Vahap Seçer’e, “hizmet beklentisiyle” oy verdiğini vurgulayan Başkan Seçer, “İyi bir yerel yönetim isteyen, gelecek olan belediye başkanı ayrımcılık yapmaz saikiyle oy verenler oldu. Vermeyenler de ya başarısız olacağımızı düşündü, ya başka bir adayın uygun olacağını düşündü. Ama maalesef bazıları, bu kara propagandadan etkilenerek bize oy vermediler. Ama biz seçildikten sonra, herkesin belediye başkanı olduk. ‘Ayrımcılık bir insanlık suçudur’ dedik. Seçim bittikten sonra yine bir karalama kampanyası başlatıldı. Belediyeden buranın yerli insanları çıkarılıyor, yerlerine teröristler alınıyor gibi bir karalama kampanyası başladı. Milletvekilleri sanki Mersin’in sorunu yokmuş gibi, 3,5 yıldır gündemi bunun üzerine oturtmaya başladılar” değerlendirmesinde bulundu.
Göreve başladıklarından bu yana MESKİ’den ve belediyeden disiplin ve performans gerekçesiyle çıkarılan kişi sayısının toplamda 702 olduğunu belirten Başkan Seçer, “Bunu bilmenizi istiyorum. 3 bin kişi, 5 bin kişi değil” dedi.
“5 Eylül’den bu yana Başsavcılık’tan bir liste gelmedi elimize”
Bazı hususları Mersin’in huzurunu bozmamak adına kamuoyuyla paylaşmadığını, ancak yetkililer ve ilgili makamlarla görüştüğünü anlatan Vahap Seçer, konuşmasına şöyle devam etti:
“8 Mart 2022’de bir milletvekili soru önergesi veriyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerde terörle iltisaklı kişi var mı diye. Ardından İçişleri Bakanlığı, belediyemize Mart ayında müfettiş gönderiyor. 5 ay sonra Ağustos ayı başında önergeye yanıt veriyor. Milletvekili 29 Ağustos’ta önergenin cevabını kamuoyuna açıklıyor. Önergenin cevabını dikkatle inceledim. Mersin Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri arasında 33 kişi PKK/KCK, 5 kişi PDY, 2 kişi Hizbullah terör örgütü üyesi olduğu gerekçesiyle gözaltına alınmış, 14 kişi tutuklanmış. Buraya kadar tamam mı? Tamam. Peki hangi belediyede? Mersin Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerinde. Hangi belediyede? Hangi tarihte? Muğlaklık var. Bunu çarşaf çarşaf gazetelere verdiler. Sonra biz dedik ki, bunu Cumhuriyet Başsavcılığı’na soralım; 5 Eylül’de savcılığa yazı yazdık. Dedik ki, kimdir bunlar? Biz bir hata yapıyorsak, hatadan dönelim. Adamlar tutuklanmış diyorsunuz, acaba kim bunlar? Ama Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan, 5 Eylül’den bu yana bir cevap gelmedi elimize. Akabinde 15 Eylül’de 10 kişi gözaltına alındı. Devlet kurumu eliyle, bir başka devlet kurumunun itibarı ayaklar altına alınıyor. İtibar suikastı yapılıyor” ifadelerini kullandı.
“Dimdik dururum!”
Üzüntü ve isyanının, Mersin’in buna alet edilmesi olduğunu belirten Başkan Seçer, “Ankara siyaseti bunları konuşsun. Benim itirazım; bu kurgularda, Mersin'in zemin olarak kullanılması. Biz bu süreçte siyasi iradenin gücünü kullanarak devlet kurumlarını kullanmak isteyenlerin ve kullandıranların dimdik karşısında dururuz. Devletin bürokratları; kanunlar, nizamlar neyi gerektiriyorsa, devlet terbiyesi neyi gerektiriyorsa o şekilde çalışmalıdır. Bu kentin hakkını, hukukunu, saygınlığını koruyacağız. Size sözümdür; 3.5 yıldır kentimin birlik, dirlik içinde yaşaması için gecemi gündüzüme katıyorsam 1.5 yıl da böyle devam edecek. Hiçbir vatandaşımın endişesi olmasın” diye konuştu.
