HABER MERKEZİ-Türkiye Büyük Millet Meclisine Yeterliliğe tabi gelir uzmanlarından 15 bin dilekçe geldi. Uzman ve yardımcıları yaşadıkları sorunlara dikkat çekmek ve taleplerini iletmek için TBMM dilekçe komisyonunu adeta dilekçe yağmuruna tuttular.
Neden bu kadar çok dilekçe TBMM’ye gönderildi?
Verginin tahakkukundan tahsilatına, incelemesinden KDV- ÖTV iade işlemlerine, sahada yapılan vergi denetiminden vergi kayıp-kaçağının tespiti, e-dönüşüm süreçlerinin tasarlanması ve uygulanmasına kadar vergiyle ilgili tüm süreçlerde rolü olan Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanlarının Taleplerini içeren bir meslek mensubunun hazırladığı dilekçe, kısa süre içerisinde 15 binden fazla imza alarak komisyonun önünde en çok imzalanan dilekçe olarak kayıtlara geçti.
Gelir Uzman adaylarının talebi neydi?
Konuyla ilgili olarak Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanları Derneğinden yapılan açıklamada , 2005 yılında yürürlüğe giren Gelir İdaresi Başkanlığı Teşkilat Kanunuyla yapısal anlamda birçok değişikliğin gerçekleştiği ancak üzerinden 18 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen personel rejimiyle ilgili yaşanan sıkıntıların artarak devam ettiğine ve bu sıkıntının başında da kariyer planlamasıyla uygun olmayan uzman personel istihdamı ile kariyer ve liyakat ilkelerine ters düşen ast üst ilişkisinin kurulduğu söylenerek kurumdaki huzurun ve çalışma barışının zedelendiği dile getirildi.
İnsan Kaynaklarında İsrafın Sebebi Ne?
Kurumun politikalarını belirlemek, uygulamalarına yön vermek, oluşan aksaklıkları tespit ederek gidermek amacıyla kariyer yollarla atanan yeterlik sürecine tabi Gelir Uzmanları rejiminin çarpıklığı ve yanlış insan kaynakları yönetimi sebebiyle vezne, danışma, evrak kayıt ve sekreter gibi atıl görevlerde çalıştırılarak kalifiye insan kaynağının israf edildiği ifade edildi.
Bakanlıklarla Kurumlar Arasında Nasıl Bir Bağ Var?
Kariyer mesleklerin Türk Kamu Yönetiminde ve Türk bürokrasisinde edindiği yerin önemine dikkat çekilen açıklamada, kariyer meslek statüsü içerisindeki personelin bürokrasinin bel kemiğini oluşturan bakanlıklar ve diğer kamu kurumlarının merkez ve taşra teşkilatlarında önemli görevlerin üstlenmesinin yanında oluşturulan devlet politikası ve stratejilerinin planlanmasında belirleyici olduğu, kurumsal gelenek ve kültürün devamını sağlayarak idarenin düzenliliği ve sürekliliğine katkıda bulunduğu belirtildi.
Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanlarından 3 talep
Açıklamanın devamında kariyer meslek statüsünün getirmiş olduğu özlük hakları ile mali hakların merkez ve taşra teşkilatı ayrımı yapılmak suretiyle birbirinden üstün kılmanın hiçbir amaca hizmet etmeyeceğinin çok açık olduğu ve bundan en çok zarar görenin de Devletimizin olacağı vurgulanarak güçlü bir Gelir İdaresi için talepleri ise şu şekilde sıralandı:
-646, 659 ve 666 sayılı KHK’lar ile yapılan düzenlemelerle maaş, özlük hakkı ve kariyer imkânı açısından mağdur edilip ötekileştirilen Yeterlik Sürecine Tabi Gelir Uzmanlarının Kariyer kadrolar arasındaki merkez-taşra ayrımından kaynaklanan statü farklarının kaldırılması ve Devlet Gelir Uzmanlığı ile Gelir Uzmanlığı kadrolarının birleştirilmesi.
-Kariyer meslek statüsüne uygun görev tanımının yapılması.
-Vergi inceleme oranlarının %3’ü geçmediği dikkate alındığında, inceleme oranlarının yükseltilmesi ve kayıt dışı ekonomiyle mücadeleye büyük ölçüde katkı sağlaması açısından. A Grubu Kariyer kadrolar arasında sayılan Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanlarına inceleme yetkisi verilmesi.