2022 yılına ilişkin Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verileri yayımlandı. Aralık ayında otomobil satışları aylık yüzde 99,2 artarak 86 bin 774 adete, hafif ticari araç satışları yüzde 55,2 artarak 28 bin 446 adete, toplam otomobil ve hafif araç satışları ise yüzde 85,1 artarak 115 bin 220 adete yükseldi. 2022 yılının tamamında ise otomobil satışları yüzde 5,5 azalarak 592 bin 660 adete gerilerken, hafif ticari araç satışları yüzde 8,6 artarak 190 bin 623 adete yükseldi. Toplam otomobil ve hafif araç satışları ise yüzde 6,2 artarak 783 bin 283 adet oldu.
Coronavirüs pandemisi ile birlikte yükselen ve normalleşme adımları kapsamında geri gelmesi beklenen enflasyon ve kur hareketliliğine şubat sonunda başlayan Rusya – Ukrayna Savaşı adeta damgasını vurdu. Bu kapsamda kur ve kredi faizlerinde oynaklık, fiyatlamada zorluklar ve stok problemleri gibi sebepler nedeniyle azalış gösteren binek otomobil satışları yılın ilk yarısını zor geçirmişti. Yılın ikinci yarısında ise hem talebin öne çekilmesi hem de düşük faiz nedeniyle otomotiv sektörü canlandı.
2022'de toplam otomotiv üretimi bir önceki yıla göre yüzde 6 artarak 1 milyon 352.648 adete, otomobil üretimi de yüzde 4 yükselişle 810 bin adede ulaşırken, traktör üretimiyle birlikte toplam üretim 1 milyon 402 bin 189 adede çıktı. Türkiye’de otomotiv iç piyasa satışları (üretimden iç satış + ithalat) 2017 yılında gördüğü tarihsel tepe noktası olan 2018 yılında yaşanan kur şoku ve sonrasındaki ekonomik yavaşlama ile 2019 yılı sonunda 492 bin seviyesine geriledi. Bununla beraber pandemi sürecinde sağlanan düşük faizli kredilerin de etkisiyle toplam iç pazar satışları, 2020 yılında bir önceki yıla göre yüzde 62 artarak 796 bine yükseldi.
Kredi genişlemesinin yavaşlaması, kur artışı ve tedarik zincirindeki aksaklıkların yeni araç fiyatlarını yükseltmesi nedeniyle iç piyasa satışları 2021 yılı sonunda yüzde 3 düşerek 773 bin düzeyinde gerçekleşirken, 2022’de de benzer etkenlerden dolayı yatay kaldı. 2021’de iç pazarda üretimden iç pazara yapılan satışların ve ithalatın bir önceki yıla göre yüzde 15 daraldığı görülse de 2022 yılının ikinci yarısında özellikle hafif ticari araç talebinin öne çekilmesi toparlanmayı sağladı.
Otomotiv sektörünün yurt içinde düşük faiz ortamında güçlü kalmaya devam edeceğini düşünmekteyiz. İhracat açısından globaldeki resesyon endişeleri risk unsuru olarak ön plana çıksa da talebin öne çekilmesinin devam edeceği beklentimiz ve elektrikli araçlara olan ilgideki artışın devam ederek yapılan yatımlar kapsamında otomotiv sektöründe 2023 yılında potansiyel görüyoruz. Otomobil piyasasının 2023 yılı karakterini tüketici talebi, sıfır araç kuyrukları, yükselen ikinci el otomobil fiyatları, düşük üretim, talebi karşılayamayan arz gibi faktörlerin belirleyeceğini öngörüyoruz.
2021 yılında otomobil pazarında, motor tipine benzinli otomobil satışları 373 bin 406 adetle yüzde 66,5 pay, dizel otomobil satışları 110 bin 525 adetle yüzde19,7 pay, hibrit otomobil satışları 49 bin 493 adetle yüzde 8,8 pay, oto gazlı otomobil satışları 25 bin 583 adetle yüzde 4,6 pay alırken, 2 bin 846 adet elektrikli otomobil satışı gerçekleşmişti. 2022 yılında ise benzinli otomobil satışları 408 bin 920 adetle yüzde 69 paya, dizel otomobil satışları 103 bin 311 adetle yüzde 17,40 paya, hibrit otomobil satışları 64 bin 387 adetle yüzde 10,9 paya, otogazlı otomobil satışları 8 bin 309 adetle yüzde 1,40 paya sahip olurken, elektrik otomobil satışları 7 bin 733 adete yükseldi.
Dizel araçlardan benzinli araçlardan geçişi ise dizel ile benzin fiyatlarındaki makasın önce azalması sonrasında ise dizelin benzinden daha pahalı olmasına, benzinli araçların satış fiyatlarının dizel araçlara göre daha makul olmasına bağlıyoruz. Gerek dizel araçların bakımının benzine göre daha pahalı olması gerek satış fiyatlarının benzinli araçlara göre daha yüksek miktarda olmasıyla benzinli araçlara talebin arttığını görüyoruz. Gözle görülür bir diğer yükseliş de elektrikli araçlar segmentinde. Fosil yakıt kullanan araçların tersine elektrikli araçlar ise sıfır egzoz emisyonuna sahiptir. Düşük yakıt maliyeti, erişilebilirliği artan şarj istasyonları ve çevreye duyarlı olmasından dolayı elektrikli araçlara olan talep artıyor.
Motor Hacmine göre bakıldığında ise 2022 yılında 1600cc altındaki otomobil satışları yüzde 98,7 ve 2000cc üstü otomobil satışları yüzde 92,5 artarken, 1600-2000cc aralığındaki otomobil satışları yüzde 15 azaldı.
Coronavirüs pandemisiyle birlikte birçok alışkanlığın değiştiğine şahit olduk. Pandemi sürecinin uzaması, kapalı ortamlarda fazla kalınmaması, sosyal mesafe kuralları, ülkelerarası kapanmalar ve sokağa çıkma yasakları gibi daha önce alışık olmadığımız birçok şeyin hayatımıza girdiğini gördük. Pandemi sürecinde bireylerin toplu taşımadansa şahsi araçlara ağırlık vermesi ile çip krizine rağmen üretim ve satışların arttığı görüldü. Özellikle 2020 yılı 2. çeyrek sonrası ve 2021 yılı 3. çeyreğine kadar ODD’deki raporlarla bu veriler desteklendi. Sadece Türkiye’de değil, Avrupa tarafında da hemen hemen aynı istatistikler açıklandı.
2021 yılının son çeyreğine bakıldığında döviz kurlarındaki artışla birlikte hammadde maliyetlerinin artması, ev aletlerinden araç içi elektronik sistemlere, savunma sanayiinden giyilebilir teknolojilere kadar her alanda büyük önem taşıyan çip talebi ve dünyada süregelen enflasyonla birlikte tasarrufların azalması sonucunda sektörün baskıladığını gördük. Bu sorunların temelinde yatan ana etmenlerden biri olan çip krizine gelelim.
Sadece otomotiv sektörü için değil, bir çok sektörü etkileyen çip krizinin, Çin’deki karantina önlemlerinin gevşetilmesi önderliğinde 2023 yılında çok fazla sorun teşkil etmeyeceğini düşünmekteyiz. Yurt içi satışlarla birlikte otomotiv sektörü şirketleri arasında ihracatı yüksek şirketler Borsa İstanbul’da da ön plana çıkıyor. Bu yüzden ihracatı yüksek otomotiv sektörü payları arasında FROTO ve TTRAK, iç pazarda ise otomobil talebinin yüksek olduğu TOASO ve DOAS tarafı sektör için belirleyici olabilir.
Kaynak: İnfo Yatırım
Hibya Haber Ajansı