9724,50%-0,42
35,19% 0,30
36,73% 0,92
2968,28% 1,32
4806,92% 0,71
Acıbadem Altunizade Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Taner Usta, menopoz hakkında açıklamalarda bulundu.
Dünya Sağlık Örgütü menopozu; ‘Kadının başka bir sebep olmaksızın, geriye dönük olarak en az bir yıl süreyle hiç adet görmemesi’ olarak adlandırıyor. Toplumdaki yaygın inanışın aksine menopoz bir hastalık değil, kadınların hayatındaki doğal süreçlerden birini oluşturuyor. Ancak kadınlar menopoz dönemine yaklaştıkça, özellikle hormon düzeylerindeki değişikliğe bağlı olarak, adet düzeninde sıklıkla değişiklikler görülüyor. Yani, kadınların çok düzenli gördükleri periodlar aniden bitmiyor, bir geçiş döneminin sonrasında menopoz başlıyor. Bu geçiş döneminde adet kanamalarında yaşanan önemli sorunlardan biri ise ‘uzun süren aşırı kanamalar’ oluyor. Sosyal, iş ve evlilik hayatını olumsuz etkileyebilen aşırı kanamaların tedavisinde uygulanan ‘Endometrial Ablasyon’ yöntemi, kadınların hayat kalitesini hızlıca düzeltebiliyor. Üstelik günübirlik uygulanan bu yöntemde rahmin alınmasına gerek duyulmuyor. Acıbadem Altunizade Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Taner Usta, “İlaç veya rahim içi araç gibi diğer tedavilere yanıt vermeyen veya o yöntemlerin kullanılamadığı hastalarda uygulanan Endometrial Ablasyon ile hastanın rahmi korunurken, cerrahi gereksinim de çok azalıyor” dedi.
Doğum Uzmanı Prof. Dr. Taner Usta, anemiye neden olabiliyor uyarısında bulundu.
Uzayan veya zamansız olan şiddetli kanamalar, özellikle aktif hayatın içindeki iş kadınlarını çok zor durumlarda bırakabiliyor. Bu kanamalar sadece kadınların hayat kalitesini olumsuz etkilemekle kalmıyor, bazı klinik tablolara da yol açabiliyor. Örneğin devamlı ped veya hasta bezi kullanma ihtiyacı vajinal florayı (ortamı) bozarak geçmeyen vajinal akıntı ve vajinal enfeksiyonlara neden olabiliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Taner Usta, bu sorunların yanı sıra devamlı, sık veya fazla miktardaki kanamanın anemiye (kansızlık) de yol açabildiğine işaret ederek, “Bu aneminin diğer anemilerden en önemli farkı ise kan seviyesindeki düşmenin ana sorumlusu olan vajinal kan kaybını engellenmeden, aneminin tam olarak tedavi edilememesidir” bilgisini verdi.
Prof. Dr. Taner Usta, tedaviye ihtiyaç duyulabildiğini belirtti.
Kadının günlük hayatını çok olumsuz etkilemiyorsa ve patolojik bir nedene bağlı oluşmamış ise aşırı vajinal kanamanın sadece izlenmesi yeterli geliyor. Miyom, rahim duvarında anormal kalınlık artışı, rahim içinde polip veya iltihap gibi tablolar saptanırsa, lezyona yönelik tedavi yapılıyor. Prof. Dr. Taner Usta, ancak önemli sayıda kadının günlük hayatı olumsuz etkileyen kanamalar nedeniyle tedaviye ihtiyaç duyduklarını vurgulayarak, “Tedavi yöntemlerinin başında ise östrojen ve progesteron içeren tabletler gibi ilaç tedavisi geliyor. Bu tedaviden başarılı sonuçlar alınıyor. Uygun hastalarda ilaç salgılayan rahim içi araç da tedavide oldukça etkindir” diye konuştu.
Prof. Dr. Usta, bu yöntemle kanamanın durdurulduğunu açıkladı.
Hastaların büyük çoğunluğu ilaç tedavisi ve ilaç salgılayan rahim içi araçtan faydalansalar da bazılarında tedavilerden yanıt alınamıyor. Günümüzde bu hastalarda rahmi almadan da kanamayı durdurabilecek olan ‘Radyo Frekans (RF) Endometrial Ablasyon’ yönteminden oldukça başarılı sonuçlar elde edilebiliyor. Bu yöntem; aşırı adet kanaması olan veya adet kanamaları 10 günden fazla süren, aşırı kanama nedeniyle kansızlık riskiyle karşılaşan ve rahmin alınmasının uygun olmadığı kadınlarda tercih edilebiliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Taner Usta, Radyo Frekans Endometrial Ablasyon yönteminde rahmin iç tabakasının yakılarak etkisiz hale getirildiğini vurgulayarak, “Aşırı kanama sorunu yaşayan ve çocuk sahibi olmak istemeyen kadınlarda histerektomiye, yani rahim alınması ameliyatına alternatif olarak uygulanan bu yöntemle hastanın rahmi korunuyor” dedi.
Doğum Uzmanı Prof. Dr. Taner Usta, işlem bir dakikada tamamlandığını vurguladı.
Günümüzde Radyo Frekans Endometrial Ablasyon tedavisinde en minimal invaziv yöntem olan TCEA (Trans Cervical Endometrial Ablasyon) ile rahim ağzından girilerek rahmin iç tabakası yakılıyor. Sedasyon altında, ultrason eşliğinde ve vajinal yoldan gerçekleştirilen bu yöntemde, 5 mm kalınlığına sahip olan elektrot, rahim ağzından geçirilerek rahim içerisine doğru yönlendiriliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Taner Usta, rahmin içerisine girildikten sonra ablasyon, bir başka deyişle yakma işleminin uygulandığını belirterek, “İşlem sadece bir dakika gibi kısa sürede tamamlanıyor. Gelişmiş bir ısı kontrolüne sahip olması, tekniğin avantajlarını artırıyor” diyor. Endometrial ablasyon yöntemi sonrasında sonra ağrı ya hiç olmuyor veya çok az hissediliyor. İşlemin ardından 3-4 haftaya kadar lekeler şeklinde kanama hariç önemli bir yan etki de görülmüyor.
Hibya Haber Ajansı