İnsan yaşamının ne zaman başladığı konusu, bilimsel ve felsefi olarak oldukça karmaşık bir konudur. İnsanın yaşamının başlangıcı, bir dizi farklı perspektiften ele alınabilir:
Embriyolojik Gelişim: Biyolojik olarak, insan yaşamı döllenmeyle başlar. Bir sperm hücresi, bir yumurta hücresini döllediğinde, zigot adı verilen yeni bir hücre oluşur ve embriyolojik gelişim süreci başlar.
Doğum: Tıbbi ve sosyal olarak, insan yaşamının başlangıcı genellikle doğum anı olarak kabul edilir. Bir bebek, anne rahminden dışarı çıktığında ve bağımsız olarak solunum yapmaya başladığında, genellikle yaşamın başlangıcı olarak kabul edilir.
Felsefi ve Dini Perspektifler: Felsefi ve dini perspektiflerden bakıldığında, insan yaşamının başlangıcı daha karmaşık bir konu olabilir. Bazı inanç sistemlerine göre, insan yaşamı ruhun bedene yerleştiği zamanda başlar veya bir insan bilinci veya kişiliği geliştirdiğinde başlar.
Genel olarak, insan yaşamının başlangıcı konusunda kesin bir fikir birliği yoktur ve bu konuda farklı görüşler ve inançlar bulunmaktadır. Yasal ve tıbbi olarak, doğum anı genellikle insan yaşamının başlangıcı olarak kabul edilir, ancak bu konuda etik ve felsefi tartışmalar da devam etmektedir.