“Gaziantep Tarihi Çarşısı-Yerin Ruhu” kitabı yayımlandı

Gaziantep’in savunması sırasında harap olan şehrin ticari faaliyetlerle nasıl toparlanabildiğini de gözler önüne seren eserin, koordinasyonu Gazikültür Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Tanrıöver yaparken editörlüğü ise Gazikültür Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar yaptı.

Kültürel mirasın korunmasını adına hazırlanan kitap, Gaziantep’in tarihi çarşısında yaşamış esnaf ve sosyokültürel yapının yansıması olan mekanların öykülerine yer veriyor. Ayrıca, kuşaktan kuşağa anlatılan öykülerin yaşandığı mekanlara ilişkin anlatılar, belgelerle destekleniyor.

Kitap Panorama 25 Aralık Müzesi, Gaziantep Zeugma Müzesi ve Arkeoloji Müzesi Gazikültür mağazalarında, Türkiye çapında seçkin kitapçılarda, Gazikültür’ün internet sitesi ve kitap satışı yapan internet sitelerinde satışa sunuluyor.

Kitabın editörlüğünü üstlenen Gazikültür Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, içerikteki konu başlıkları hakkında şunları söyledi:

“Gaziantep’te ticaret, diğer Türk-İslam şehirlerinde olduğu gibi, sadece alım-satım işlemi olarak algılanmadı. Her alanda olduğu gibi ‘insanı öncelemek’ düsturu ticaretin de belkemiğini oluşturdu. Ticaretin yapılabilmesi için inşa edilen mekanlar ve bu mekanların toplamı olan ‘çarşı’ bu sanatın icra edildiği yer oldu. Çarşı, şehrin kalbi ve dolayısıyla nabzının attığı yer olarak önemini muhafaza etti. Gaziantep için de çarşı, bu özelliği ile tarihi ticaret merkezinde yaşamaya devam ediyor.”

Yakar, Gaziantep’in tarihi ticaret merkezinin, şehrin doğu-batı doğrultusunda geçen Alleben Deresi’nin güneyindeki höyük ve üzerindeki kale önünden başlayarak, Güneydoğu yönünde Halep’e doğru giden yol aksı üzerinde bulunduğunu ifade etti.

Tarihi dokusuyla ön plana çıkan Gaziantep Çarşısı’nın korunması gereken kültürel miraslar arasında öneminin yüksek olduğunu anlatan Yakar, “Bu kültürel mirasın korunabilmesi yerin ‘ruhu’nun yaşatılabilmesi ile mümkün olacaktır. Şehirlerin önem kazandığı 21. yüzyılda, gelişen teknolojinin imkanlarından yararlanırken, Gaziantep’in özgün tarihi dokusunu muhafaza edebilmek, ruhun korunmasına olanak sağlayacak. Ayrıca, çarşı kültürünü de ihmal etmemek gerekiyor.” diye konuştu.

Hibya Haber Ajansı