9549,89%1,94
34,53% 0,17
36,00% -0,63
3009,75% 1,62
5006,70% 1,01
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, partisinin Bursa Osmangazi İlçe Başkanlığı 2. Olağan Genel Kongresi’ne katıldı.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, partisinin Bursa Osmangazi İlçe Başkanlığı 2. Olağan Genel Kongresi’ne katıldı.
Erbakan, konuşmasının başında Türkiye'nin ve İslam aleminin mübarek üç ayları ve Regaib Kandilini tebrik etti.
İsveç’te ve Hollanda’da Kur’an-ı Kerim’e yönelik yaşanan saldırılara sert tepki gösteren Erbakan, “Bu mübarek günleri idrak ettiğimiz sırada İsveç’te kendini bilmez meczup Kuran-ı Kerim’e saldırı yaptı. Asıl vahim olan tablo ise İsveç hükümetinin gösteriye izin verip ve polis tarafından koruma altına alması ve nefret sucunun işlenmesine göz yumdu, zemin hazırladı. Bu acı yeni yaşanmışken Hollanda’da kendini bilmez biri Kuran’a saldırmaya kalktı. Resmi kurumların, devletin bunlara göz yumması, bunlara izin vermesi hatta bu çirkin suçlar işlenirken polis koruması ile koruma altına alması bizlere Milli Görüş’ün 50 yıldan beri savunduğu gerçeklerde haklı olduğumuzu gösterdi. Yıllarca Avrupa Birliğinin kapısını aşındıran iktidarda kendince bir tepki gösterdi. Dış güçler ve batılılar gibi, kuvveti üstün tutan bu zihniyetler ancak ve ancak güçten anlarlar. Bu sebeple onlara bir güç olarak ortaya çıkmamız gerekiyor.” diye konuştu.
İslam’a yönelik bu tarz saldırıların yaşanmaması için Türkiye’nin öncülüğünde İslam Birliği’nin kurulması gerektiğini savunan Erbakan, “Türkiye’nin öncülüğünde Müslüman ülkelerin bir araya gelmesi hayati öneme sahip konudur. Dünyada tespit edilmiş doğalgazın, madenlerin, kaynakların pek çoğu Müslüman ülkelerin elindedir. Fas’tan Endonezya’da kadar boğazların 3’te 2’si Müslüman ülkelerin elindedir. Bütün bu nimetlerin birleştirilmesi ve bu gücün bir yaptırım gücü olarak kullanılması lazım. Üzülerek ifade ediyorum, iktidar çareyi 20 seneden beri Avrupa Birliği'nin, G-20'nin, Amerika'nın peşinde dolaşmışlardır. Çareyi Batı'da aramışlardır. Diğer taraftan masa etrafında toplanan muhalefet partilerinin de bu noktada mevcut iktidardan bir farkı olmadığını görüyoruz. Onlar da yayınladıkları deklarasyonda Avrupa Birliği'ne, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatlarına tam manasıyla teslim olacaklarını ifade ediyor. Bu noktada diyoruz ki bu adımların atılabilmesi, yeniden büyük Türkiye'nin öncülüğünde D-60 ve İslam Birliği’nin kurulması ve İslam Birliğinin öncülüğünde adil bir dünyanın kurulması adımını ancak ve ancak Milli Görüşçüler atabilir.' şeklinde konuştu.
İktidarın seçime yönelik hamlelerinde biri olarak değerlendirilen milyonlarca vatandaşı ilgilendiren borç yapılandırması düzenlemesini eleştiren Erbakan, şöyle devam etti:
“14 Mayıs tarihinde yapılacağı söylenen seçimler öncesinde iktidar seçim çalışmalarına hız verdi. Daha önce 2 bin lira altındaki borçluların borcunu sileceğini ifade eden iktidar, şimdide aynı uygulamayı vergi dairlerimize 2 bin lirayı aşmayan borcu olan vatandaşlarımız için hayata geçiriyor. Müjde olarak açıkladıkları olayla ilgili şu tespiti yapmıştık: 5,5 milyon insan, 2 bin liradan daha az bir borcu ödemekten aciz bir hale gelmiştir. Bizler borçlarını ödeyemeyecek durumda olan vatandaşlara yardım edilmesini elbette destekliyoruz. Ancak insanları önce borca icraya hacze esir edip ‘ben bu borçları hacizleri kaldıracağım’ demek marifet değildir. Asıl marifet milyonlarca vatandaşın alım gücünü, refahını artırmak ve onların bu borca, hacze düşmesini engellemektir. Bakınız Ocak ayında yapılan hesaplamalara göre açlık sınırı 9 bin 800 lirayı geçti. 10 bin lira açlık sınırının olduğu bir ülkede emekliye 5 bin 500 lirayı layık görürseniz daha çok borç yapılandırması yapmak zorunda kalırsınız vergi borcunu affetmek mecburiyetinde kalırsınız.”
Uludağ’daki Milli Park’ın ranta açılması girişimlerine de tepki gösteren Erbakan, “AK Parti Bursa milletvekilleri tarafında hazırlanan ve 49 milletvekilinin imzasının bulunan tasarı komisyondan geçti. Bundan sonra TBMM Genel Kurulu’na sunulması beklenen söz konusu tasarıyla, Milli Park sınırları içinde tek yetkili olan Tarım ve Orman Bakanlığı ile Doğa Koruma Ve Milli Parklar Müdürlüğü’nün yetkileri Kültür ve Turizm Bakanlığına ve Uludağ Alan Başkanlığına devrediliyor. Bursa gibi tabiat harikası ve tarihi bir şehrin sanayi merkezi yapılması çok büyük yanlışken şimdi de nüfusu 4 milyona yaklaşmış bir şehrin akciğeri ve su havzası olan Uludağ’ın yapılaşmaya açılması Bursa’nın da ülkemizin de tabiatına ihanettir. Bu teklif Milli Parklar Kanunu’na aykırıdır.' ifadelerini kullandı.
Hibya Haber Ajansı