9221,97%-1,85
34,56% 0,04
36,62% -0,01
2922,66% 0,82
4960,86% 1,78
MHA - Anamur Bozdoğan Mahallesi’nde Mamure Kalesi’nin yakınında başlayacağı duyurulan jeotermal sondaj çalışmaları, mahalle sakinlerinin hem de çevrecilerin tepkisine rağmen devam ediyor.
MHA - Anamur Bozdoğan Mahallesi’nde Mamure Kalesi’nin yakınında başlayacağı duyurulan jeotermal sondaj çalışmaları, mahalle sakinlerinin hem de çevrecilerin tepkisine rağmen devam ediyor. Mikro Klima iklime rağmen ısrarla bu bölgeye jeotermal sitemde neden ısrar edildiğine bir anlam veremediklerini kaydeden mahalle sakinleri; “Tarihi ve doğal güzelliklerin olduğu alanda sondaj yapılacak olması, özellikle tarım alanlarına ve bölgenin ekosistemine olası zararlar nedeniyle büyük endişe ediyoruz. Projeyle ilgili yeterli bilgilendirme yapılmıyor. Hep prosedüre uymak için göstermelik davranışlar sergileniyor. Bu durum bizi çok endişelendiriyor. Tarım arazilerimiz, turizm bölgesi mahallemiz ciddi risk altında. Tarım arazilerine yakınlığı nedeniyle çevresel zararların büyük olacağından endişeliyiz. Sondaj çalışmalarının durdurulması gerekiryor. Bu konuda yetkilileri vatandaş adına göreve davet ediyoruz.” Diyorlar.
Zorla kazı için vatandaşı uzak tutma adına İlden Komando destek istemişler
Bir Mahalle Sakininin Feryadı: “Muzun Başkenti Anamur'a jeotermal santral kurulmak isteniyor. Üretimin bittiği bu dönemde muz ve çilek üretiminin ve daha birçok tropikal meyvenin üretildiği Anamur'a, Anamur'un göbeğine jeotermal santral kurulmak isteniyor. Bununla ilgili ilgili firma pazartesi günü yani 09.09.2024 tarihinde ilk sondaj yapmak için bölgeye gelecek. Bütün yöre halkının istemediği bu jeotermal santral için ilden komando desteği istenerek zorla da olsa jeotermal yapılmak isteniyor.”
Özellikle Pullu Tabiat Parkı ve tarihi Mamure Kalesi gibi turistik ve kültürel değerlerin korunması gerektiği, bu tarz girişimlerin bölgenin hem tarihi dokusuna hem de tarımsal üretime geri dönülemez zararlar vereceğini ifade eden Bozdoğan Mahalle sakinleri, Bölgedeki çevre platformlarının ve sivil toplum kuruluşlarınında da projeye karşı çıkmasına rağmen sondaj faaliyetlerinin başlaması gündemde. Bu durumda kendilerinin de hukuki süreci başlatılacaklarını dile getiriyorlar. Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunun eksiksiz ve doğru bir şekilde hazırlanıp hazırlanmadığı konusunda da soru işaretlerinin bulunduğunu dile getiren mahalle halkı, hukuki sürecin henüz sonuçlanmadığını, buna rağmen çalışmaların başlatılma hazırlığının kabul edilemez olduğunu ifade ediyorlar. Bu gelişmelerle birlikte, jeotermal enerji projelerinin çevreye duyarlı bir şekilde yapılması gerektiği ve halkın katılımı ile bilgilendirilmesinin önemi bir kez daha vurgulanıyor. Yetkililerden projenin tekrar gözden geçirilmesi ve çevresel etkilerin titizlikle değerlendirilmesi talep ediliyor. Sivil toplum örgütleri, halkın bilinçli şekilde projeler hakkında bilgi almasının sağlanmasının, çevreyi koruma ve sürdürülebilir tarımsal üretim açısından büyük önem taşıdığını dile getiriyor.