9180,61%0,03
39,11% 0,05
44,25% 0,14
4126,77% -0,14
6624,69% -0,45
MHA - Anamur Kent Konseyi Başkanı Ziraat Yüksek Mühendisi Kamil Körhasanoğulları Anamur İçmesuyu için hazırladığı Raporda ‘İçtiğimiz Su Tehlikeli Olabilir’ dedi. Anamur Kent Konseyi Başkanı Ziraat Yüksek Mühendisi Kamil Körhasanoğulları’nın hazırladığı dikkat çekici rapor, ilçenin içme suyu sorununu gözler önüne serdi. 67 bin nüfusu barındıran Anamur’da şehir şebekesine bağlı içme suyu kaynaklarının, tarım faaliyetleri nedeniyle büyük tehlike altında olduğu belirtildi.
Muz ve Çilek Seraları Yeraltı Suyunu Kirletiyor
Raporda özellikle Anamur ovasında yaygın olarak yapılan muz ve çilek üretiminin, kullanılan gübre ve ilaçlar nedeniyle yer altı sularına ciddi oranda kimyasal karışım bulaştırdığı vurgulandı. Körhasanoğulları, “Bu su daha sonra sondajlarla çekilerek halkın içme ve kullanma suyu olarak evlerine ulaşıyor. Ancak bu su sağlıklı değil” diyerek endişesini dile getirdi.
300 - 400 Litre/Saniye Sondajla Su Çekiliyor
Anamur’da şu anda 13 ayrı sondajdan saniyede 300 ila 400 litre su çekiliyor. Bu su evsel kullanım sonrası arıtılarak doğrudan denize veriliyor. Körhasanoğulları, “Her gün 25 bin ile 35 bin metreküp arıtılmış atık suyun denize boşaltılması yerine, bu suyun yeniden yer altına kazandırılması gerekir” dedi.
Ovada Tuzlanma Tehlikesi Büyüyor
Rapor, sürekli çekilen yer altı sularının ovada boşluk oluşturduğunu ve bu boşluğun zamanla denizden gelen tuzlu suyla dolduğunu belirtiyor. Bu durum, tarım arazilerinde tuzlulaşmaya ve verim kaybına neden oluyor. Körhasanoğulları, “Bu hem halk sağlığını hem de Anamur’un tarımsal geleceğini tehdit ediyor” uyarısında bulundu.
Çözüm Önerisi: Denizle Ova Arasına Su PerdesiRaporda çözüm önerisi olarak arıtma tesislerinden çıkan suyun, kıyı boyunca döşenecek özel drenaj borularıyla tekrar yer altına verilmesi ve böylece ovayı tuzlu su geçişinden koruyacak bir "su perdesi" oluşturulması önerildi.
İşte Körhasanoğulları’nın hazırladığı o rapor
“Anamur 56 mahalleden ibaret olup 67 bin nüfusa sahip bir ilçedir. Anamur şehir merkezi, ova ve çevresinde oluşan mahalleler şehir suyu şebekesine bağlı ve evsel su ihtiyacı bu şebekeden karşılanmaktadır. Anamur’un su ihtiyacı 1970 li yılların ortalarına kadar 17 km mesafede Pınarlar denen kaynaktan cazibeyle temin edilmekte idi. Bu tarihlerden sonra bu şebeke ekonomik ömrünü tamamlamış, şehrin su ihtiyacını karşılamak üzere Kükür Mahallesi Karakuz mevkiinden yeni bir şebeke ile su temin edilmiştir. Zaman içinde bu şebekede işlerliğini kaybetmiştir. Şimdi ise Anamur ovasına 13 adet sondaj vurularak saniyede 300 litre ile 400 litre su çekilerek şehrin içme ve kullanma suyu olarak depolara basılmaktadır Anamur ovasının tamamı Muz seraları ve çilek seraları ile kaplı durumdadır. Muz ve çilek en az haftada iki defa sulanmakta, bir defada gübrelenmektedir. İlaçlama ayrıca yapılmaktadır. Sulamada kullanılan gübreli suyun bir kısmı bitki tarafından alındıktan sonra bir kısmı da yer çekimi ile zaman içinde taban suyuna karışmaktadır. Sonuçta taban suyuna karışan bu kimyasal karışımlı su sondaj suyuna karışmaktadır. Maalesef Anamur’un içme ve kullanma suyu son derece sağlıksız durumdadır. Ayrıca bahsi geçen muz ve çilek tarlaları da yer altından sondajlarla çekilen su ile sulanmakta yer altı suyunu tüketmekte Bunun sonucu da deniz suyunun boşalan yer altı suyunun yerini alarak ovanın tuzlulaşmasına sebep olmaktadır. İçme ve kullanma suyu olarak çekilen saniyede 300 - 400 litre suda taban suyuna büyük ölçüde zarar vermektedir Saniyede çekilen 300 - 400 litre suyun akıbeti ne oluyor? Evlerde kullanıldıktan sonra hiçbir litresi kaybolmadan kanalizasyon vasıtası ile arıtma tesislerine gidip arıtıldıktan sonra denize verilmektedir.(Burada dikkat çekmek istiyorum 300 - 400 litre bir an az gibi gelebilir Günde denize dökülen atık su miktarı 25000 ile 35000 m3) Bu miktar tekrar taban ve sulama suyuna nasıl kazandıra bilinir? Arıtma tesisinden doğu ve batı istikametinde, Kıyı kenar çizgisi içinden deniz kenarı boyunca uygun çapta ve uygun derinlikte bir drenaj borusu yatırılarak hem denizle ova arasında bir su perdesi oluşturup ovayı tuzlu su geçişinden korumak, hem de yeraltından çekilen suyu tekrar yeraltına kazandırmak şeklinde planlanabilir. Sondajlardan çekilen sular kullanma ve içme suyuna uygun değildir. Yer altından sürekli çekilen su nedeniyle taban suyu azalmakta, yerine denizden tuzlu su gelerek ovanın tuzlanmasına sebep olmakta ve ovanın verim kaybına sebep olmaktadır”.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.