10616,1%0,19
40,41% 0,02
47,39% -0,21
4450,23% -0,17
7068,94% 0,00
ABD Başkanı Donald Trump ile Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelenskiy’nin 28 Şubat’taki Oval Ofis görüşmesi, “yüz yüze diplomasi”nın sınırlarını zorlayan gergin bir tartışmaya dönüştü. Trump, Zelenskiy’e destek için “minnettâr” olup olmadığı konusunda bağırarak sordu ve “ya bir anlaşma yapacaksınız ya biz çıkarız” diyerek askeri yardımı fiilen pazarlık konusu haline getirdi. Bu sıradaki ortamda, Trump’ın yardım kesintisiyle tehdit etmesi ve yardımın geri dönebilirliği konusunda belirsizlik yaratması, Kongre’de dahil birçok Amerikalıyı endişelendirdi. Senatör Lisa Murkowski, “beyin yakan bir süreç” olarak tanımlarken, Lindsey Graham “Zelenskiy ya değişmeli ya istifa etmeli” ifadeleriyle tansiyonu yükseltti. Zelenskiy, zirveyi “hayal kırıklığı” olarak nitelendirip, anlaşmaya yönelik umutlu mesajlar vermeye çalıştı ancak Oval Ofis’te beklenen mineral anlaşması kaldıraç olarak bırakıldı Beyaz Saray, askeri ve istihbarat desteğini yaklaşık bir hafta durdurdu; resmi gerekçe olarak, sağlanan desteğin barışa katkı sağlaması beklendiğini belirtti. Avrupa müttefikleri ve ABD içindeki birçok kişi bu hamleyi “Rusya lehine” bir adım olarak gördü. Zira Trump bir yandan Putin’i “akıllı” olarak tanıtırken, Zelenskiy’i hedef göstererek destek karşıtı bir duruş sergiledi. Ancak Trump sonrasında görüşmede “görüşlerin olumlu olduğunu”, Ukrayna’nın Patriot füze alımı konusunda işbirliğine hazır olduğunu belirtti. 25 Haziran’daki açıklamasında, “görüşmeler uzun ve yapıcıydı” diyerek ilişkileri yeniden onarma niyetini gösterdi.Ayrıca daha yeni açıklamalarında Ukrayna’ya Patriot sistemleri sağlanması ve karşılığında mineraller/dezavantajlı askeri anlaşmalar gibi detaylar gündemde. Bu gelişmeler ışığında, diplomatik gerginlik devam ederken askeri işbirliğinin geleceği belirsizliğini koruyor. ABD Kongresi’nin şartları, Trump’ın siyasi değişkenliği ve Avrupa’nın rolü bu denklemde kilit önem taşıyor. Ukrayna, güvence ve desteğe bağımlı iken; ABD-UKR ilişkilerindeki bu inişli çıkış, bölgedeki güvenlik dengeleri üzerinde ciddi etkiler yaratıyor.
Trump’ın Zelenskiy’e yönelik sert çıkışı, ABD–Ukrayna arasındaki askeri yardımı ve işbirliğini dramatik biçimde sarsarken, hem Kongre’de hem transatlantik ittifakta yeni tartışmaları tetikledi. Bu durum, Rusya–Ukrayna cephesinde stratejik hassasiyeti daha da yükseltti ve müttefik desteğinin geleceğini belirsiz kıldı.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.