10243,09%-0,33
32,32% -0,06
34,78% -0,05
2411,37% 0,76
3887,04% 0,00
Çağdaş ve enerjik yapısıyla başta gençler olmak üzere Türkiye’nin sanat ekosistemini kapsayan Akbank Sanat, deneysel müzik türlerinde gerçekleştirilen çalışmaları ‘Keşifler’ bölümü aracılığıyla dinleyicisiyle buluşturuyor.
Çağdaş ve enerjik yapısıyla başta gençler olmak üzere Türkiye’nin sanat ekosistemini kapsayan Akbank Sanat, deneysel müzik türlerinde gerçekleştirilen çalışmaları ‘Keşifler’ bölümü aracılığıyla dinleyicisiyle buluşturuyor. 90’ların sonlarından bu yana birlikte üreten iki ilham verici müzisyen Alper Maral ve Mert Topel’in iş birliği ‘Control Voltage Project’, albüm lansmanıyla Akbank Sanat 30. Yıl Konserleri kapsamında yer alan ‘Keşifler’ bölümünde sahnede olacak.
Control Voltage Project, deneysel elektronik müziğin farklı alanlarında yaptığı işitsel ve akademik çalışmalarla bu coğrafyada döneminin en önemli ses kâşiflerinden biri olan Alper Maral ve uzun yıllardır müzik sahnesinde farklı müzisyenlerle iş birlikleri yapan, ilk solo albümü Serendipity’yi de 2017’de yayınlayan çok yönlü müzisyen Mert Topel’in uzun soluklu iş birliği. İsmini çeşitli fiziksel ses katmanları arasında etkileşim sağlamak için kullanılan elektrik sinyalinden alan projenin ilk albümü 2015 yılına dayanıyor. Türkiye’de yeni yüzyılda üretilmiş ve elektronik müzik adına en zihin açıcı albümlerden biri olan Control Voltage Project, Müstesna Records etiketiyle ilk kez plak formatında basıldı. İkilinin 12 şarkılık patikasında soyut ve kırılgan anlardan groovy ve ürkütücü kesitlere uzanan bir çeşitlilik ön plana çıkıyor.
Control Voltage Project’i ‘keşfetmek’ için üç neden:
* Farklı disiplinlerde işitsel tasarımlara olanak sağlayan yenilikçi öngörüsüyle besteci, müzikolog ve akademisyen Alper Maral ve müzikal şaşırtmacalarla muzipliklere olanak veren vizyonuyla Mert Topel’in bir araya getirdiği kurguya ortak olmak.
* Albümün temelini oluşturan KORG MS 20, YAMAHA Motif 8, PROPHET 5 ve TASCAM MS 16 gibi farklı yaklaşım ve dönemlere karakterini vermiş synthesizer, vocoder ve tape recorder’ların bir araya geldiği uçsuz bucaksız bir ses havuzunda dalgalanmak.
* Olivier Messiaen, Morton Subotnick, Suzanne Ciani, Edgard Varèse ve Karlheinz Stockhausen gibi kahramanların elektroakustik müzik dinleyicileri için açtığı yolda, çizilen zihin açıcı rotayı takip etmek.
Mutlaka dinlenmesi gereken parçalar:
“Osilatör 1” ile açılan albümdeki seslerin ortaya koyduğu farklı çağrışımları “Uranüs’te Bir Satürnlü”, “Kurdeşen”, “Mine’yi Korkutan Parça” ile keşfetmek mümkün.
Kaynak: (BYZHA) - Beyaz Haber Ajansı
